Avrupa nedir neresidir?
Avrupa, Afrika'nın kuzeyinde, Asya'nın batısında ve Atlas Okyanusu'nun doğusunda bulunan, yarımada şeklindeki kıta. Dünyanın en küçük ikinci kıtasıdır. Sınırları içinde 64 ülke barındırır.
Avrupa, dünyanın 7 kıtasından biridir ve Asya ile birlikte Avrasya coğrafi bölgesini oluşturmaktadır. Yaklaşık 10.180.000 km² alana sahiptir. Dünya topraklarının % 6.8'ini kapsamaktadır.
Göz Nedir?
Göz, göz çukurunda bulunan, iri bir bilye büyüklüğünde, görmeyi sağlayan küremsi bir organdır.
Göz, ışığı geçirmeye ve kırmaya elverişli üç tabakanın birleşmesinden oluşmuştur.
En dıştaki birinci tabakaya, Sklera ya da "gözakı" denir.
Bu tabaka önde tümsekleşerek, saydam Kornea tabakası olarak devam eder.
Beyaz ve lifli yapıda olan bu sert tabaka, gözü dış darbelere karşı koruyan kalın bir zardır.
Çok damarlı bir bağ dokusu olan damar tabaka, iki yüzündeki boyalı hücre örtüsüyle, gözyuvarını tam bir karanlık oda haline getirir.
Bunun ön bölümünde, kirpiksi cisim kasları ile kirpiksi bölge yer alır; kirpiksi bölgenin çok damarlı olan asıcı bağı gergin tutmak için kanla dolan küçük piramitler halindeki çıkıntılara, "kirpiksi uzantı" denir.
Kirpiksi bölgenin uzantısı olarak, ön bölümde damar tabaka renk değiştirerek ortası delik (gözbebeği) bir diyafram oluşturur (iris). Rengi insandan insana değişen iris, gözbebeğini büyültüp küçültmeye yarayan kas liflerini kapsar: Dikey olarak yerleştirilmiş bulunan kas lifleri kasılarak gözbebeğinin genişlemesini, çember halinde yerleştirilmişi kas lifleri ise, kasıldıklarında göz bebeğinin büzülmesini sağlar.
Böylece iris, değişen koşullara göre, gözün içine uygun miktarda ışığın girmesini ayarlayan bir "diyafram" gibi çalışır.
Gözün üçüncü ve çok ince tabakası olan ağ tabaka, duyarlı bir tabakadır.
Bunun arka bölümünde bulunan ortası çukur, beyazımsı küçük kabarcık (görme sinir diski), görme sinirinin girdiği yerdir ve "kör nokta" diye adlandırılır.
Kör noktanın biraz ötesinde, sarı nokta yer alır; burası da dıştan gelen görüntülerin en iyi biçimlendiği görme bölgesidir.
Gözün arka kutbuna giren görme siniri, damartabakaya doğru birçok sinir teli halinde yayılır ve üç tabaka halinde dizili nöronlarla sona erer.
Birinci tabakadaki nöronların (çok kutuplu nöronlar) silindir ekseni, görme sinirinde sürer; ön uzantılarıysa, ikinci tabakanın iki kutuplu nöronlarıyla bağlantı kurar; ikinci tabakanın nöronları da, üçüncü tabakanın görme nöronlarının silindir eksenlerine bitişir.
Bu tabakada, bir ucu ağ tabakanın kırmızı bölümüne giren, koni ve çubuk biçimindeki nöronlar yer alır.
Koni ve çubukların serbest uçları, damar tabakadan yana yöneliktir: Damar tabakaya gelen ışık ışınları kırılır ve ağtabaka hücrelerinin sinir uçlarını etkiler.
Hastane Nedir?
Hastane (eski adı: Darüşşifa), sağlık hizmeti verilen ve bu amaçla gerektiğinde hastaların yatarak tedavi oldukları kurum.
Hastanelerde hastalar, paralı veya parasız olarak tedavi edilirler.
Nitekim hastaların tedavisi ve bakımı konusunda tarih boyunca şu veya bu şekilde çalışmalar yapılmış ve tedbirler alınmıştır.
Hastane insanlarin hasta olduklarinda gittikleri yerdir.
Bu hastalara doktorlar ve hemsireler bakarlar .Saglikli insanlar da muayene için hastaneye gidebilirler .
Annelerin çogu bebeklerini hastanede dogurur .Bazi hastalar tedavi için bir süre hastanede yatarlar .
Hastaneler özel bakim ve tedavi saglar . insan baska bir yerde bu olanaklardan yararlanamaz.
Bir hastanede laboratuarlar , röntgen makineleri ve ameliyat odalari bulunur.
Degisik hastaliklarin tedavisinde uzmanlasmis doktorlar görev yaparlar .
Hastaneye yatan hastalar özel bir odada ya da birkaç yatakli odada kalabilirler .
Hasta yataklari gerektiginde yükseltilen ya da alçaltilan özel yataklardir .
Doktorlar belli saatlerde odalari dolasarak hastalarin durumunu gözden geçirirler .
Hemsireler gerekli ilaçlari verirler . Bir hasta yataginda uzanirken kitap okuyabilir , televizyon izleyebilir ya da" ziyaretçisiyle konusabilir .