Akdeniz Kültür ve Dayanışma Derneği Üyesi Mevlüd Oruç; Samandağ Belediyesinin “Ziyaret Çevresi Park ve Meydan Düzenleme Projesi” kapsamındaki heykel alanı için yaptığı Referandum çağrısı ile ilgili önerilerini açıkladı. Oruç açıklamasının devamında şu görüşleri dile getirdi. “1980- 90’lı yıllarda “Cumhuriyet gazetesi” ve Uğur Mumcu okuru idik. “CUMHURİYET” yazısı dışarıya gelecek şekilde gazeteyi kolumuzun altına takarak “solcu” olduğumuzu ifade ederdik. “Yalnız ve güzel ülkemizin” insanlarının orijinal ileri ve geri halleri işte böyle. Uğur Mumcu; yazılarında ve konuşmalarında ciddiyeti koruyarak, okuyucuyu tebessüm ettirirdi. Ufuk açıcı, ezber bozucu, önyargı kırıcı vuruşlar, sarsıcı ve uyandırıcı nükteleri zekice yapardı. Bir kaza sonucu yıkılmış olan “Uğur Mumcu ve basın şehitleri” anıtının yerine, yenisini yapma çalışması ile ilgili Samandağ ilçemizde süren tartışma ve önerilere katılmak amacındayım. Uğur Mumcu ve diğer basın şehitlerimiz böyle bir tartışmaya katılmış olsalar nasıl bir öneri ile katkı verirlerdi veya nasıl ifade ederlerdi acaba? Konuyu her yönü ile ortaya koyan yazı net öneriler sunarlardı diye düşünüyorum. Ciddiyeti koruyarak fakat ezber bozucu nükteler katarak yazarlardı herhalde. Uğur Mumcu’nun ve basın şehitlerinin anısına, ailelerine, okuyucularına ve sevenlerine saygıyı koruyarak, ustaları taklit eden acemi çaylak misali olacak benimkisi.
Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı, Bahriye Üçok, Muammer Aksoy, Abdi İpekçi, Hrant Dink, Metin Göztepe, Musa Anter ve burada adını sayamadığımız bütün basın şehitlerini saygı ve sevgi ile anıyoruz. Basın şehitleri ve bütün demokrasi şehitleri yolumuzu aydınlatmaya devam ediyorlar. Mücadeleleri mücadelemizdir. Mücadelemizde ve yüreğimizde yaşayacaklardır. Uğur Mumcu katledildiğinde Türkiye büyük bir değerini kaybetti. Demokrasi güçleri olarak “Uğurumuzu” uğurlamak için akın akın Ankara’ya akın etmiştik. “Uğur Mumcu ve basın şehitleri” anıtının tekrar yapılması demokrasi güçlerini ancak ve ancak sevindirir. Fakat “UĞUR MUMCU ve basın şehitleri anıtı” için en uygun yer, eski yeri değildir. Uğur Mumcu ve Basın Şehitleri anıtının şu an yapımı sürmekte olan Hz. Hıdır ziyaret çevre düzenlemesi ile birlikte anmak veya ilişkilendirilmesi yanlış olur. Söylenecek en uygun şey “kel alaka”dır. Bambaşka kategoride olan iki önemli ve güzel projeyi yan yana, arka arkaya, iç içe yapmak, iliştirmek, ilişkilendirmek, yamamak her iki önemli projeye saygısızlık olur ve her iki projeyi de anlamsızlaştırır. Deniz sitesi UĞUR MUMCU Caddesi üzerinde veya Samandağ çarşı merkezinde uygun bir yerde güzel projelerle “UĞUR MUMCU ve basın şehitleri anıtını” yapalım. Uğur Mumcu kimdir? Basın şehitlerinden ne anlıyoruz? Laik, aydın, demokrat, özgürlükçü, yurtsever gazeteciler, araştırmacılar, yazarlardır. Basın şehitlerimiz demokrasi, özgürlük, eşitlik ve adalet için mücadele ve düşün insanlarımızdır. Daha çok okuyarak, araştırarak, somut dünyayı anlayarak, ezilenlerden yana saf tutarak, ezber ve önyargı kırarak anlaşılacak insanlardır. Basın şehitlerimiz; özgürlük ve demokrasi için sürekli ve yılmadan mücadele, bilgi, bilim ile ve red, itiraz, soru, sorgulama, değişim, evrim, devrim vb ile birlikte anılacak ve ilişkilendirilecek insanlardır.Hz Hıdır ziyareti nedir? Din, İlahiyat, öteki dünya, manevi dünya, teoloji, ilahi kudret, İlahi hak, ilahi adalet vb inanç ile ilgilidir. Kabul, itaat, ilahi iktidar, mutlak doğru, mutlak yanlış, mutlak hakikat, değişmezlik, yaratılış vb ile ilişkilidir. Hz. Hıdır’a Kuranı-ı Kerimin KAHF Süresinde bahsedilmektedir. Tevrat’ta ise “İşte FİLİZ ( Yeşil) olan adam. Ve o durduğu yerden filizlenecek ve Rabbin Mabedini Yapacaktır.” (TEVRAT/ ZEKERİYE 6/2) vb şeklinde birçok defa anılmaktadır. Hıristiyan inanışında MAR CİRCUS, vb isimlerle anılır. Örneğin “Hz Hıdır Ziyaretine nur yağdı ve her zaman yağıyor”, “Hz Hıdır üzerine yapacağım dua kabul olunur inşallah” Hz Hıdır Ziyaretini “Bahhur ve dualarımla ziyaret ederim” vb inançlar var. İnanç gereği olarak “Bahhur” ile eller Sema’ya açık bir şekilde, dudaklarımda ve yüreğimde dualarla Hz. Hıdır ziyaretinin etrafını üç defa dolaşırım. İnancımıza göre Hz Hıdır zor duruma düşenlere görünür ve yardım eder. İnançlarda bu çok normal, doğal şeylerdir. Bu atmosfer toplumun manevi dünyasıdır. Uğur Mumcu ve diğer basın şehitlerimiz bu tür bir inanç dünyası ile ilişkilendirilmelerini acaba kabul ederler miydi? Sayın Uğur Mumcu, Hz. Uğur Mumcu olmayı kabul eder miydi? Bence kabul etmezlerdi. Yoksa birileri Uğur Mumcuyu rüyasında gördü mü? Yoksa Hz Uğur Mumcu kendi anıtı için Hz Hıdır ziyaretinin çevresini mi işaret etti. Eğer böyle bir şey varsa açıklansın! Hz. Uğur Mumcu ziyareti/ Türbesini inşa edelim! Yoksa günaha gireriz Âlim Allah. Basın şehitlerimizi Evliyalaştırarak mı anıtlaştıralım yoksa evliyalaştırmadan mı anıtlaştıralım. Basın Şehitleri anıtının etrafını Bahhur ile ve Dualarla dolaşamam değil mi? Yoksa dolaşabilir miyiz? Yoksa Uğur Mumcu ve diğer basın şehitlerimiz birer evliya mı? Yoksa Hz Uğur Mumcu üzerine yapacağım dua kabul olunur mu? Hz. Uğur Mumcu bir Hadisi şerifinde “Kimi ölüler bize ne kɑdɑr yakın, Yɑşɑyɑnlɑrın birçoğu ne kɑdɑr da ölü” diye buyurmuşlardı! Bu hadisi şerifin Mealine bakarak anlamını bulalım inşallah! Vb diye yazamayız değil mi?Uğur Mumcu ve basın şehitlerimiz bütün Türkiye’ye ve insanlık mücadelesine aittir. Basın şehitleri Anıtı; basın şehitlerini ilgilendirmeyen, alakasız yer ve şekilde yapılmamalıdır. Uğur Mumcu ve Basın şehitleri anıtı için Samandağ ilçemizde Hz. Hıdır ziyaretinin önü, arkası, yanı, sağı, solu vb yakın çevresi dışında yer bulamaz mıyız? Niye bulmayalım. Uğur Mumcu ve basın şehitleri anıtının yeri ve şekli ile ilgili Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı'nı kuran Uğur Mumcunun eşi Sayın Güldal Mumcu’nun fikrini, onayını ve desteğini alalım. Daha önce Birgün ve Radikal gazetelerinde yazı yazan ve Cumhuriyet Gazetelerinde yazıları yayınlanan Uğur Mumcunun oğlu Özgür Mumcu’nun da fikrini alalım. Anıtın açılışına kendilerini ve diğer basın şehitlerimizin ailelerini davet edelim. Kısaca; Hz. Hıdır çevre düzenlemesi projesi ve “Basın şehitleri anıtı projesi” ayrı ayrı kategoride olan önemli projelerdir. İki önemli ve güzel projeyi iç içe geçirmekle güzel bir netice çıkmaz. Yani “Elmalarla- Armutları” bir arada toplamanın anlamı yoktur. Yani (artı 1) ile(eksi bir) toplamı ( 2) etmez. Anlamlı ve yapıcı eser ve yatırımları anlamlarına uygun yer ve şekilde yapmak eserlere, değerlere, şehitlere ve kendimize saygının gereğidir. Samandağ ilçemize “Basın Şehitleri anıtı”, “Kültür ve Sanat Şehitleri Anıtı(Nazım Hikmet, Yılmaz Güney, Ahmet Kaya vb)”, “Gazi Şehitleri anıtı”, Orontes (ASİ) heykeli, İlçemize adını kazandıran ve Guinness rekorlar kitabına girmiş olan ST. Simon’un heykeli, Samandağ biberi heykeli vb eserleri kesinlikle kazandırmalıyız. İlçemizin park ve meydanlarını anıt- heykel ve eserlerle anlamlandırmalıyız. Hz Hıdır çevre-park projesinde Hz Hıdır ile alakalı, ilgili, uyumlu, tamamlayıcı, bütünleyici mana ifade eden eser-anıt- heykel olmalıdır. Hz. Hıdır ziyareti, barış ve kardeşliğin başkentinde doğal bir medeniyetler ittifakıdır. Bugün dünyamızın ve ülkemizin en çok ihtiyaç duyduğu şey inançlar arası barış ve kardeşçe yaşam mesajları veren Hz. Hıdır ziyareti gibi sembolleridir. Bir avucunda dünya, diğer avucunda ise inançların kardeşliğini simgeleyen Davut yıldızı, Haç ve Hilal bulunan medeniyetler heykeli Antakya medeniyetler alanında yapıldı. Fakat maalesef anlaşılmayan nedenlerle bazı parçaları değiştirildi. İnançların kardeşliğini ifade eden Medeniyetler anıtının orijinal halini Hz. Hıdır çevresi içinde yapabiliriz. Bütün semavi dinleri kapsayan Hz Hıdır Ziyareti adına yapılan proje içinde Semavi dinlerle, inançlarla uyumlu çalışmalar, projeler, anıtlar vb olmalıdır.”